CHP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yürütülen rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanarak cezaevine gönderilen iş insanı Ali Yılmaz, çok konuşulacak açıklamalarda bulundu.
CHP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yürütülen rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında, belediye ihaleleri üzerinden dönen 195 milyon TL’lik dev bir rüşvet zinciri tespit edilmişti. Son dalga operasyonda tutuklanan ve mal varlığına el konulan iş insanı Ali Yılmaz, hakkında yürütülen soruşturmaya dair ilk kez konuştu. Yılmaz kendisinin döviz şirketlerinde yönetici olmadığını savundu.
Açıklamasına soruşturmanın içeriğine yönelik bilgi vererek başlayan Ali Yılmaz, “Hakkımda yürütülen soruşturma, yalnızca hissedarı olduğum Finike Döviz şirketindeki döviz bozma işlemleri ile ilgilidir. Bu işlemler belgeli olup, soruşturma hakkında bilgimiz olmasından aylar önce bizzat Finike Döviz tarafından MASAK’a bildirilmiş resmi işlemlerdir. Ben döviz şirketlerinde yönetici değilim. Finike Dövizin temsil ve ilzama yetkili olan yöneticilerine her zaman, şüphe duyulan işlemler için derhal MASAK bildirimi yapılması konusunda uyarılarda bulundum. Nitekim bugün tartışılan tüm işlemler, kayıtlı ve resmi olarak MASAK’a aylar önce, yasa gereği usulünce bildirildi.” dedi.
Suçlandığı faaliyetlerin esasen, Muhittin Böcek ve Gökhan Böcek ile ilişkilendirilen bazı kişilerle yapılan döviz işlemleri olduğunu kaydeden Yılmaz, “Ancak kamuoyunun bilmesini isterim ki, benim bu kişilerle iş birliği içinde olmam hayatın olağan akışına tamamen aykırıdır ve gerçekten de iddia edilen işlemler hakkında bilgim ve dahlim yok.” sözlerine yer verdi.
KENDİSİNİ SAVUNDU
Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Ertuğrul Gün'ün haberine göre Yılmaz kendisini ispatlamaya yönelik ise “Çünkü eğer böyle bir iş birliğim olsaydı; Restoranlarıma ruhsat verilmemesi, Akaryakıt istasyonlarımın ve bağlı ünitelerin mühürlenmesi, Altıntaş bölgesindeki otel projem için imar taleplerimin engellenmesi ve bu sebeple Antalya Büyükşehir Belediyesi aleyhine Antalya İdare Mahkemesi’nde dava açmak zorunda kalmam ve Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden almış olduğum ihalelerin iptal edilmesi gibi durumlar asla söz konusu olmazdı.” dedi.
GERÇEK DIŞI
Yılmaz, “Bu gerçekler, Muhittin Böcek ve Gökhan Böcek ile işbirliği içinde yasa dışı işler yaptığım iddiasının gerçek dışı olduğunu açıkça göstermektedir. Yüce Türk Adaletine güvenim tamdır. Sayın Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıklamalarım ışığında gerekli incelemeleri tamamlandığında masumiyetimin tüm yönleriyle ortaya çıkacağına olan inancım tamdır. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına bu açıklamayı yapıyor, tüm vatandaşlarımızı sağduyuya davet ediyorum ve adaletin er geç tecelli edeceğine inanmalarını umuyorum. Diğer şirketlerimiz hakkında herhangi bir iddia ve soruşturma mevcut değildir. Ortağı olduğum diğer şirketlerimiz faaliyetlerine Türkiye Cumhuriyeti’nin yasalarına uygun olarak devam ediyor.” ifadelerini kullandı.
NE OLMUŞTU?
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik yürütülen 'rüşvet' soruşturmasının 4'üncü dalgasında gözaltına alınan 4 iş insanının Büyükşehir’den hak ediş ödemelerini almak üzere Muhittin Böcek’e 195 milyon TL rüşvet verdiği ileri sürülmüştü. Teknik incelemeler, rüşvet paralarının Finike Döviz Bürosu hesabına yatırıldığını ve bir kısmının elden teslim edildiğini ifade edilmişti. Ayrıca, bu paraların kuyumcular aracılığıyla altına çevrilip özel kasalarda saklandığı iddia edilmişti. Öte yandan operasyona konu olan ve 195 milyon TL'lik rüşvet iddiasında adı geçen iki şirkete dün kayyım atanmıştı. /ANTALYAKÖRFEZ