Okullarda öğrencilerin cep telefonu kullanması yasak. Ancak akıllı saatler de ses ve görüntü kaydetmek ya da aktarmak için cep telefonunun yerini tutabiliyor. Çocuklarını okulda ve sınıfta takip etmek isteyen ebeveynler, son zamanlarda akıllı saatlerden sıklıkla faydalanmaya başladı.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından okullarda öğrencilerin cep telefonu kullanması yasaklandı. Ancak bazı öğrenciler, okula kullanımı yasak olmayan akıllı saatleriyle gidiyor. Çocuklar bu akıllı saatleri yalnızca vakti takip etmek için değil derslerin, öğretmenlerin ya da arkadaşlarının söylediklerinin kaydını almak için de kullanabiliyor. Öte yandan bazı öğretmenler konuyla ilgili meslektaşlarını uyararak bu kayıtların veliler tarafından istendiğini dile getiriyor. Konuyla ilgili görüştüğümüz okul idarecileri ve öğretmenler, zaman zaman çocukların akıllı saat kullanımıyla ilgili sorunlar yaşadıklarını aktardı. Öğrencilerin bu saatlerle yalnızca ses değil görüntü de kaydettiğini ve hatta yapay zekâ uygulamaları aracılığıyla bu görüntüleri değiştirebildiklerini de söyleyen eğitimciler, yeni ortaya çıkan bu durumdan rahatsız olduklarını belirtiyor.
BAZI OKULLAR YASAKLADI
İstanbul’daki bir ilkokulda görev yapan sınıf öğretmeni, önceki yıllarda akıllı saatlerle ilgili sorun yaşadıklarını belirterek, “Öğrencilerin velisiyle bir şekilde iletişim kurması için okulda akıllı saat kullanımına iyi niyet gösterdik. Ancak bu iyi niyet suiistimal edildi. Bu nedenle de okulumuzda akıllı saat kullanımı yasaklandı” dedi. Başka bir ilkokul müdürüyse, “Okulumuzda henüz akıllı saat kullanımıyla ilgili bir sorun yaşanmadı. Ancak diğer okullarda yaşandığını biliyoruz. Bu nedenle hem velilerimizi hem de öğrencilerimizi uyardık. Onlar da bu uyarılarımızı dikkate aldı” diye konuştu.
CEP TELEFONUNDAN FARKSIZ
Sosyal medyada öğretmenlerin kendi aralarında yaptıkları uyarıları oldukça yerinde bulan ortaokul müdürü ise şunları söyledi: “Akıllı saatler artık neredeyse cep telefonlarıyla aynı vazifeyi görüyor. Çocuklar derslerde ses ve görüntü kaydı alıyor. Bu görüntü kayıtlarını yapay zekâ araçlarıyla değiştirenler de var. Okulumuzda konuyla ilgili uyarılarımızı sözlü bir şekilde yapıyoruz. İletişim çağındayız. Bunun yanı sıra veliler de çocuklarından her an, her dakika haberdar olmak istiyor. ‘Öğretmeni ne dedi, arkadaşı onu zorbalıyor mu?’ gibi düşüncelerle çocuklarını sürekli kontrol etmek istiyorlar. Hatta bazı veliler, öğretmenin ses tonundan bile bir anlam çıkarmaya çalışıyor. Bu da çocuklarda akıllı saat kullanımını artıran bir durum. Ancak ebeveynlerin bu tavrı çocukların özgüvenini zedeliyor.”

HUKUKÇU GÖRÜŞÜ: İZİNSİZ KAYIT SUÇA GİRER
- Doç. Dr. Zafer İçer (Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı):
“Ders sırasında izinsiz ses ya da görüntü kaydı alınması elbette suç. Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesinde kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi, kayda alınması ve ifşa edilmesi ayrı ayrı suç olarak düzenlenmiş ve yaptırıma bağlanmış durumda. Ayrıca konuşmanın içeriği de oluşabilecek suçlar bakımından önemli. Örneğin ders içi ya da dışında öğretmenin veya öğrencilerin özel hayatıyla ilgili yaptığı konuşmalar kayda alındığında ‘özel hayatın gizliliğinin ihlali’ suçu da gündeme gelebiliyor. Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kaydedilmesi suçunda 6 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası veriliyor. Özel hayatın gizliliğinin ihlali de 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ile cezalandırılıyor. Bu gizliliğin görüntü ve ses kaydıyla ihlal edilmesi halinde verilecek ceza 1 kat artıyor.
ÇOCUKLARDA CEZASI NE
0-12 yaş arası grup cezai sorumluluğu olmadığı için cezalandırılmıyor ancak bu grup için güvenlik tedbirlerinin uygulanması söz konusu olabiliyor. 12-15 yaş arasında önce çocuğun tıbbi açıdan işlediği suçun farkında olup olmadığına bakılıyor. Eğer farkında değilse onun da cezai sorumluluğu olmuyor. 12-15 ile 15-18 yaş grubundaki çocuklar işledikleri suçun farkındalarsa ilgili cezalar indirimli olarak uygulanıyor. 12-15 yaş arasında yarı oranında, 15-18 yaş grubunda ise üçte biri oranında indirim gerçekleştiriliyor.”
UZAKTAN KONTROL EDİLEBİLİYOR
- Osman Demircan (Bilişim Uzmanı): “Çocuk akıllı saatlerinin neredeyse tamamı iletişim kurmak için içinde bulunan SIM ya da eSIM hücresel bağlantısını kullanıyor. Bu saatlerin telefon ile bir etkileşimi bulunmuyor. Telefon çocuğun kullandığı saatten çok uzakta olsa bile arama yapabilir, sesli mesaj gönderir, konum paylaşır, SOS tuşu ile belirlenen numaraları arayabilir. Yaşça daha büyük çocukların kullandıkları akıllı telefonlarla birlikte çalışan akıllı saatler ise iletişim için telefona ihtiyaç duyuyor.
Ses kaydı, fotoğraf ve video kaydı çocukların kullanmaları için üretilen hemen her akıllı saat modelinde bulunuyor. Ses kaydı, fotoğraf ve video çekme özellikleri çocuklar tarafından saat üzerinden çalıştırılabileceği gibi ebeveynler tarafından da uzaktan kullanılabiliyor. Bu saatler bunun dışında GPS ile konum takibine, acil durum aramalarına ve çocuklarının kimlerle iletişim kurabileceğini belirlemeye de olanak sunuyor.” /HÜRRİYET- Melike ÇALKAP