Çoğu kişi fiziksel yorgunlukla zihinsel yorgunluğun birbirinden farklı olduğunu fark etmeyebilir. Yorgunluğa rağmen gece uyuyamamanın arkasında ise şaşırtıcı sebepler yatıyor.
Çoğu kişi fiziksel yorgunlukla zihinsel yorgunluğun birbirinden farklı olduğunu fark etmeyebilir. Yorgunluğa rağmen gece uyuyamamanın arkasında ise şaşırtıcı sebepler yatıyor.
Uzun bir günün ardından bitkin hissediyor, fakat bir türlü uykuya dalamıyor musunuz? Bu durumu yaşayan yalnızca siz değilsiniz. Uykusuzluk, çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilen bir sorun ve çoğu zaman zihinsel yoğunluktan kaynaklanıyor. Habertürk’te yer alan habere göre işte detaylar:
Hiç çok yorgun ve uykulu olduğunuz halde, uzanmak yerine kendinizi gecenin geç saatlerine kadar verimsiz faaliyetlerle geçirirken buldunuz mu? Buna "yatma zamanı erteleme intikamı" denir. Bunun gerçekleşmesinin çok iyi bir nedeni var. Programlarımız üzerinde çok az özgürlüğe sahip olduğumuz hızlı tempolu bir dünyada, kişisel zamanı arzuluyor ve ona değer veriyoruz. Çoğumuz için uygun olan tek zaman gecedir. Birkaç saatlik sınırsız özgürlük için uykumuzdan feragat ediyoruz.
Yatma zamanı erteleme intikamı, kişisel zamanımızı geri almak için uykuyu kasıtlı olarak ertelememizdir. Hepimiz programlarımızın kontrolünü geri almaya çalışıyoruz ve bunun için iyi bir nedenimiz var. Hayatlarımızda özerklik özlemi duyuyor, zamanımızı nasıl geçireceğimize karar vermek istiyoruz.
Bizim neslimiz bu arzuyu körükleyen benzersiz zorluklarla karşı karşıya. Birçoğumuz hiç bitmeyen bir iş döngüsüne kapılmış durumdayız; tam zamanlı bir işte çalışırken ebeveyn olmayı dengelemeye çalışıyor, hatta üniversite eğitiminin getirdiği baskıları bir iş programıyla birlikte yürütmeye çalışıyoruz. Üstesinden gelinmesi gereken çok şey var ve bu, her zaman arka planda kalmış gibi görünen stresli olma hissini yaratıyor. Buna karşılık olarak, uykumuzdan fedakârlık etmek anlamına gelse bile, özgürlüğe öncelik veriyoruz.
Bu duruma katkıda bulunan çeşitli psikolojik faktörler vardır. Bunlardan bazıları stres, kaygı ve kaçış isteğidir. Stres seviyeleri arttıkça, geçici dikkat dağıtıcı şeyler ararız. Bir çalışma, stres ile yatmadan önce intikam erteleme de dahil olmak üzere erteleme davranışında bulunma arasında bir ilişki olduğunu göstermiştir. Bu, stres seviyeleri arttıkça, yatmadan önce erteleme eğiliminin de arttığı anlamına gelmektedir.
Uykuyu sürekli olarak feda ettiğimiz için, uyku düzenimizi ve aldığımız uykunun kalitesini bozar ve sağlığımız üzerinde çeşitli olumsuz etkileri olabilir. Araştırmalar, yetersiz uyku ve düşük kaliteli uykunun genel anksiyete, depresyon, düşük bağışıklık, öfke patlamaları gibi ruh hali bozuklukları ve genel olarak düşük zihinsel sağlık hijyenine yol açabileceğini ortaya koymaktadır.
Hepimiz akıllı telefonlarımıza, tabletlerimize, dizüstü bilgisayarlarımıza, TV'lerimize ve diğer elektronik cihazlarımıza bağlıyız. Bunlar, yatma zamanı erteleme intikamı sürdürme yeteneğimize büyük ölçüde yardımcı oldu.
Dijital eğlencenin sürekli bağlanabilirliği ve erişilebilirliği, insanları gece geç saatlerde kaydırma veya tıkınırcasına izleme döngüsüne kolayca hapsediyor. Araştırmalar, yatmadan önce aşırı ekran süresinin kişinin uyku düzenini bozabileceğini ortaya koymuştur. Ayrıca uyku başlangıcının gecikmesine yol açabilir ve uyku kalitenizi olumsuz yönde etkileyebilir. Bu nedenle, teknolojiye sınırlar koymanın ve yatak odasında cihazlardan arındırılmış bir bölge sağlamanın kronik uyku sorunlarını ele aldığı bilinmektedir.
Verimliliği artırmak için uykuyu feda etmekten bahseden motivasyon bloglarına inanmayın. Yetersiz uyku karar verme, problem çözme ve dikkati bozabilir, bu iddialar araştırmalarla desteklenmektedir. Uykuya öncelik vermek üretkenliği artırabilir ve bilişsel yeteneklerinizi geliştirebilir.
Uykuya öncelik vermek genel sağlığımız için çok önemlidir. İyi bir gece uykusu vücudun yeniden şarj olmasını, onarılmasını ve fizyolojik süreçlerimizin optimize edilmesini sağlar. Konsantrasyonumuzu ve hafızamızı artırabilir, bağışıklığımızı güçlendirebilir ve ayrıca duygusal esenliğe yol açabilir.
2014'te yapılan bir araştırma, genel erteleme ile intikam amaçlı yatmadan önce erteleme arasında orta düzeyde bir korelasyon olduğunu ortaya koymuştur. Bu davranışı sergileyen bireylerde mükemmeliyetçilik, dürtüsellik ve düşük düzeyde vicdanlılık gibi ertelemeyle yaygın olarak ilişkilendirilen özellikler gözlemlenebilir.
Yatma zamanı ertelemesinin pençesinden kurtulmak için uyku dostu bir ortam yaratmak çok önemlidir. Bunu yapmak için, tüm teknolojik cihazları yatağınızdan uzak tuttuğunuzdan emin olun. Uyumayı planladığınız saatten en az bir saat öncesinden başlayarak telefonunuzu kontrol etmemek için bir rutin oluşturun.
Hafta sonları bile düzenli bir yatma ve uyanma saati belirlemeye çalışın. Bu, vücudunuzun iç saatini düzenlemeye ve daha iyi uyku kalitesini desteklemeye yardımcı olur. Son olarak, yatmadan önce stresi azaltmak ve sakinlik hissini teşvik etmek için meditasyon veya derin nefes egzersizleri gibi rahatlama tekniklerine öncelik verin.
Yatma vakti erteleme, kişisel zamanın kısacık anlarını sağlayabilir, ancak uyku ve genel refah üzerindeki uzun vadeli sonuçları önemlidir. Kronik uyku yoksunluğunun etkisini anlayarak, teknolojiye sınırlar koyarak ve uyku dostu bir ortam yaratmak için rahatlama teknikleri uygulayarak, yatmadan önce intikam erteleme tuzağından kurtulabiliriz. Dinlenmenin gücüne öncelik vermek ve kişisel zaman veya özerklik karşılığında uykuyu feda etmemek önemlidir. /T24
