Dursun Gündoğdu


ANTALYA'DA TEMİZ BİR İŞ, 600 BİNDEN ALDILAR, 3 MİLYONA SATTILAR

Antalya’da birileri göz göre göre, patronun parasını, işçinin emeğini, memurun, emeklinin, tüketicinin cebindeki üç beş kuruşa göz dikmiş.


Sayın vali,

Sayın büyükşehir belediye başkanı,

Sayın ATSO başkanı,

Antalya’da birileri göz göre göre, patronun parasını, işçinin emeğini, memurun, emeklinin, tüketicinin cebindeki üç beş kuruşa göz dikmiş.

Ama görüyorum ki, sizin gıkınız çıkmıyor.

Meseleyi bazı gazeteciler yazmış çizmiş ama sizler havaya bakıp ıslık çalmışsınız anlaşılan.

Sadece Antalya Valisi Hulusi Şahin, haksızlığın polis boyutunu görmüş ve oraya bir pansuman yapmış.

Konu şu;

Antalya Büyükşehir Belediyesi uhdesinde kurulan Ulaşım Koordinasyon Merkezi, yani UKOME, ‘C’ plakası ihalesine çıkmış.

Yani, şehrin turizm, tarım sektörü ile Organize Sanayi Bölgesi’ne işçileri, beyaz yakalı personeli taşıyan minibüs, midibüs, otobüs gibi araçlara verilen ticari plaka bu… Okul taşıtları da C plaka taşımak zorunda…

Bu C plakalar ticaret yapsınlar, korsanlar araya girip haksız kazanç sağlamasınlar diye veriliyor.

Aynı taksiler gibi…

31 Temmuz 2024’te, bundan 4 ay kadar önce 990 tane dağıtılmış, geçtiğimiz günlerde de 1000 tane araç için daha C plakası dağıtılması için ihaleye çıkılmıştı.

İlk ihale ile ilgili itirazım çok yok.

İkincisi ise tam evlere şenlik…

Yaklaşık 4 ay önce yapılan ilk ihalede bir C plaka 600 bin TL’den verilmiş.

1000’i de satılmış…

Bunlardan 217’si Zemzem Tur’a gitmiş.

Bazı tur şirketleri de hatırı sayılır C plakası almış.

Paraları var da toptan almışlar, yapacak bir şey yok.

Aralık ayında düzenlenen ikinci parti C plakası ihalesi için de 1000 adet kota konulmuş.

Yalnız bu kez UKOME, ATSO’ya ve Antalya Servisçiler Odası’na başvurmuş.

Demiş ki; C plakaları kaç TL’den ihaleye çıkaralım.

4 ay önce 600 bin liradan sattın, koy üzerine enflasyon farkını çıkar ihaleye değil mi?..

Yok, öyle yapmamış…

Ne yapmış, ATSO’ya fiyat sormuş…

ATSO, konuyu taşımacılık işi yapan üyelerinin olduğu komiteye havale etmiş.

ATSO 35. Grup’taki komite üyeleri toplanıp bir fiyat belirlemiş.

Antalya merkez ilçeleri için 2 milyon artı KDV ile 2 milyon 650 bin artı KDV demiş.

Diğer ilçeler için de 2 milyon artı KDV ve 2 milyon 300 artı KDV önermiş.

4 ay önce 600 binden ihaleye çıkarılan C plakalar, 2 milyon birden artmış.

Bakın siz şu işe…

Peki, ATSO’nun 35’nci grubunda komite üyesi ve aynı zamanda ATSO meclis üyesi olarak kim varmış?..

İlk ihalede tanesi 600 bin TL’den 217 adet C plakası alan Zemzem Tur’un sahibi…

UKOME bu zat-ı muhteremin de içinde olduğu komitenin önerisi dikkate almış, ihaleye çıkmış.

Bu kez 1000 plakadan 317’si satılabilmiş.

4 ay önce 600 bin TL’den giden C plakası, bu kez 1 milyon 980 bin TL’den satılmış.

Yani, C plakası 4 ayda üzerine 1 milyon 380 bin TL koymuş.

Daha önceki ihaleden 217 adet C plakası alan Zemzem Tur’un sahibi Ayhan Yıldırım,  217 x 1.380.000 TL eşittir; 299 milyon 460 bin TL kazanmış.

Vay anasına sayın seyirciler değil mi?..

Ayhan Yıldırım, el yükseltmiş ve sosyal medya hesabından C plakasının birinin 3 milyon TL’den satıldığını duyurmuş.

31 Temmuz'da 600 binden alınan plaka, 2 ay sonra 1 Ekim'de 3 milyondan satılmış.

Ben demiyorum, kendisi diyor.

Hatta, satın alan kişiyle de fotoğraf çektirmiş.

Eğer, Ayhan Yıldırım da 600 binden aldığı C plakalarını böyle 3 milyondan satarsa, kazancı 531 milyon 650 bin TL’ye çıkıyor.

Bu durumda biri çıkıp, “Serbest piyasa, isteyen aldığını, istediği fiyata satar” diyemez.

Bunu kimse yemez.

Benim merak ettiğim şu…

Zemzem Tur, son ihaleye girip 1 milyon 980 bin TL’den plaka aldı mı?..

Sanmıyorum ama yine de soruyorum.

ATSO’nun 28.11.2024 tarihli UKOME’ye gönderilen yazısında, 35’nci grup (Taşımacılık) komitesinin kasım ayı olağanüstü toplantısında belirlendiği söylenen alt sınırı 2 milyon, üst sınırı 2 milyon 650 bin TL olan öneriyi komitede kim dillendirmiştir?..

4 ay önce 600 bin TL olan C plakasının birden 1 milyon 980 bin TL etmesine devletin ilgili birimleri ne diyecektir?..

Eğer, C plakasının değeri gerçekten 1 milyon 980 bin TL ise ihaleden sorumlu her kimse, daha önce 600 bin TL’den ihale ettiği için devleti zarara uğratmaktan yargılanacak mıdır?..

Veya, C plakanın gerçek değeri 600 bin TL ise ikinci ihalede 1 milyon 980 bin TL fahiş bir fiyat uygulayıp enflasyonist bir durum yarattığı için iktidarın dikkatini çekecek midir?..

Muhittin Böcek, bunun hesabını onlardan önce soracak mıdır?..

Vali Hulusi Şahin, devletin bazı mekanizmalarını harekete geçirecek midir?..

ATSO Başkanı Yusuf Hacısüleyman, aynı zamanda meclis ve komite üyesi olan Zemzem Tur’un sahibi dahil 35’nci Grup üyelerinden, bu şaibeli durumun izahını isteyecek midir?..

“Komite olarak, ATSO’nun kurumsal kimliğini kullanıp kişisel kazanç sağladınız mı?” sorusunun cevabını arayacak mıdır?..

Bakın, açık söylüyorum.

C plakasına 3 milyon ödeyecek biri bu parayı çıkarabilmek için işverenden zam isteyecektir.

İşveren verdiği zammı, üretime yansıtacaktır.

Dolayısıyla yediğimiz, içtiğimiz dahil, satın aldığımız her şey zamlanacak, iki ihale arasındaki fark bizden çıkacaktır.

İkinci ihaledeki fiyat, ilk ihalede uygulansaydı, belediye 1 milyar 380 milyon TL daha fazla kazanacaktı.

Yani aradaki fark birilerinin cebine gitmiştir.

Kimdir bunlar, bu farktan kimler nemalanmıştır ortaya çıkarılmalıdır.

Zemzem gibi kutsallık atfedilmiş bir ismi kullanan, sosyal medyasında, “Araçlarımızla cumhurbaşkanımızı karşıladık” paylaşımı yapan zat-ı muhteremin de kendisini dokunulmaz hissetmesi doğaldır.

Ama vicdanlı birilerinin de çıkıp bu çarpık duruma el koyması şarttır.

İlk ihale mi iptal edilir, ikinci ihaleye girenlerden fazladan alınan 1 milyon 380 bin TL’ler mi iade edilir bilmem.

 

***        ***      ***

 

BİZİM SÖZDE MESLEKTAŞIN BİRİSİ DE ‘C’ DEDİ

 

Bu C plakanın ne kadar meraklısı varmış.

Herhalde, İstanbul’da sanatçıların taksi plakası alması gibi bir şey bu da…

Yatırımlık…

Bunu nereden anladım.

Kendini gazeteci zanneden Antalya Gazeteciler Cemiyeti’nin de her önüne geleni üye yaptığı gibi onu da üye olarak kaydettiği bir şarlatan var.

Bir bakıyorsunuz tatlıcı, bir bakıyorsunuz gazeteci…

Bir bakıyorsunuz danışman, bir bakıyorsunuz yine gazeteci…

Bir bakıyorsunuz Yeşilaycı, bir bakıyorsunuz evet maalesef gazeteci…

Bir bakıyorsunuz spor yöneticisi, bir bakıyorsunuz tam üzerine bastınız gazeteci…

Bir bakıyorsunuz bir ilçe belediyesinde kent yöneticisi ve her zaman olduğu gibi yine gazeteci…

Daha çok sıfatı olan bu çok yönlü arkadaş, ikinci C plakası ihalesi olmadan bir hafta kadar önce sosyal medyada lüks arabasını satışa çıkardı.

Aracın fotoğrafının altına da, “C plakası ihalesine gireceğimden aracımı satışa çıkardım” diye yazdı.

Merakım şu; aracını sattı mı, ihaleye girip C plakası aldı mı?..

Yani bizim sözde gazeteci de taşımacılık işine girip ‘C’ dedi mi?..