ALİ TONGÜLÜS


BATIDA BUNLARI ASARLAR..

Bugün dağlarda, sokaklarda, medya organlarında ve TBMM’de pervasızca teröristler övülüyor, terör propagandası yapılıyorsa.. Bunun en büyük nedeni Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararlardır..


Ya bizim Anayasa’mızda bir “bozukluk” var..

Ya da bizim Anaya Mahkemesi üyelerinde  bir “bozukluk” var..

Baksanıza, bu ülkenin en büyük sorunu olan “terör”ü kanatları altına aldılar..

Tam da Ortadoğu’dan çıkacak küresel bir savaşın ayak seslerinin duyulduğu bir zamanda..

Tam da ABD ve İsrail’in (yani İngiltere’nin) Türkiye’de iç karışıklık çıkartma amaçlarını devreye soktuğu bir zamanda..

Ve bugün dağlarda, sokaklarda, medya organlarında ve TBMM’de pervasızca teröristler övülüyor, terör propagandası yapılıyorsa..

Bunun en büyük nedeni Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararlardır..

Bakın bir örnek vereyim..

Anayasa Mahkemesi ,"Biji Serok Apo" ile ile "PKK halktır halk burada" sloganı sebebiyle "terör örgütü propagandası yapmak" suçlamasıyla açılan davada, "düşünce ve ifade özgürlüğü ihlali" yönünde karar verdi..

10 Temmuz 2024 tarihli kararda..

AYM, Anayasa’nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine, “başvurucu Merve Nur Tekin'e 30.000 Türk Lirası manevi tazminat ödenmesine ve tespit edilen ihlalin sonucun ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasına” hükmetti..

Yani..

Teröristler bu ülkede her şeyi söyleyecek, propagandasını yapacak, halkı devlete karşı kışkırtacak eylemler ve söylemlerde bulunacak..

Ve yargımız bunu yapanları yargılayamayacak, yargılasa da ceza veremeyecek..

Çünkü..

Çok sayın AYM üyeleri, bunları “düşünce ve fikir özgürlüğü” olarak yorumluyor ve bu yönde hüküm veriyor..

Bundan sonra Türkiye’ye Allah rahmet eylesin..

AYM’nin bu kararından sonra, teröristler tıpkı Avrupa’da yaptıkları gibi ülkemiz de de cirit atacak artık..

Ve bunun adına, “demokrasi ,uygarlık, insan hakları” falan denecek..

Buna yol açanlar da hem bu ülkenin ekmeğini yiyecek hem de ülkenin parçalanmasına yol açabilecek terör hareketlerini keyifle izleyecek maalesef..

Biliyor musunuz?

O Batı’nın bütün gelişmiş ülkelerinde herhangi bir “Yüksek Mahkeme” veya herhangi bir yargı organı, ülkesinde terör estirenlerle ilgili böyle bir karar alamaz..

“Terör örgütü sizi tükürüğüyle boğar” gibi, “terörist başının heykelini dikeceğiz” gibi, terörist cenazelerine katılmak gibi, devletinin topraklarını bölmeye çalışmak gibi söylem ve eylemleri “düşünce ve ifade özgürlüğü” olarak göremez..

Böyle bir şey yaparlarsa;

- O ülkenin vatandaşları bunları taşa tutar, basurundan kan alırlar..

-  ABD’de Pentagon, Avrupa’da Avropol tepelerine biner, onlara yaşam hakkı tanımaz, en iyi ihtimalle Guantanamo Kampı’na falan gönderirler..

- Hatta, işi idama veya müebbete kadar götürürler..

Bizde böyle mi?

Canının her istediğini söyle, ona-buna saldır, devlete-millete hakaret ve ihanet et, teröristlere kol-kanat ger..

Nasıl olsa arkalarında yüzde 25’lik “çirkef” bir kitle var..

Neymiş, “demokrasi” varmış, “hukuk devleti” imişiz, “özgürlüklerine dokunulmayacak”mış..

Yemişim böyle demokrasiyi de hukuku da, özgürlüğü de..

Söz konusu ”vatan” olunca adamlar demokrasi, hukuk, özgürlük falan dinlemiyor kardeşim..

Batı ne derse yapıyoruz da “yaptıklarını” yapmıyor, görmezden geliyoruz..

Şunu iyice anlamalıyız artık..

Demokrasi, insan hakları, fikir özgürlüğü gibi kavramlar “batı ülkeleri” için hikaye..

Onlar, kendi ülkesinde “teröristi” de teröristi kollayanları da asla affetmez..

Ama, başka ülkeler için teröristler yetiştirir ve kirli işlerinde bunları kullanır..

Ülkemizde yaptıkları gibi..

Onların yaptığını biz neden yapmayalım?

İçimizdeki “kanı bozukları” temizlemek bu kadar mı zor?