Antalya Kepez Belediyesi’nin basın bürosu tarafından kamuoyuna servis edilen habere göre..
- Başkan Mesut Kocagöz makamında HER GÜN 7’den 70’e yaklaşık 100 kişiyi makamda ağırlıyor..
- Büyüklerin ellerinden öperek hürmet gösteriyor, çocukları hediyelerle sevindiriyor, gün boyu halkın yanında bulunuyor, onlarla sıcak bir diyalog kuruyor..
- Vatandaşların sorunlarını dinleyip çözüm üretiyor..
- Ayrıca her çarşamba düzenlediği Halk Günleri ile de vatandaşlarla buluşmaya devam ediyor, hemşehrilerinin istek ve taleplerini dinliyor..
- Sorunları yerinde çözüme kavuşturmak için ilgili birim müdürlerini ve başkan yardımcılarını da toplantılara dahil ediyor..
- Halkla iç içe olmayı ve ulaşılabilir olmayı birincil öncelik sayıyor..
…
Nasıl, harika değil mi?
Bu habere göre; Kepez böyle bir Başkan’a sahip olduğu için çok şanslı bir ilçe, değil mi?
Ama, kazın ayağı hiç de böyle değil maalesef..
…
Gelin bir de GERÇEKLERE bakalım..
Ve bu gerçekleri size “Halk Günleri”ne katılan vatandaşlar anlatsın..
- Kepez’de düzenlenen Halk Günleri tam bir fiyasko..
- Milleti bir salonda topluyorlar, Başkan Mesut Kocagöz geliyor, ‘nasılsınız’ falan diyor, 5 dakika bile durmadan çekip gidiyor..
- Vatandaş bir şey anlatmaya çalışınca da YETKİSİZ bir iki görevli ile başbaşa kalıyor..
- Belediye’nin yetkililerinden hiçbirine ulaşamıyoruz..
- Başkan’a ulaşmak Cumhurbaşkanı’na ulaşmaktan daha zor..
- Biz derdimizi özellikle Başkan’a anlatıp bir çözüm bulmasını isteyeceğiz, ama Halk Günü’nde bile 5 dakika sadece görebiliyoruz..
- Başkan Mesut Kocagöz seçilinceye kadar hep içimizdeydi, bizimle olmaya falan söz verdi, ama şimdi kendisine ulaşmamız mümkün değil..
- Meğer resmen kandırılmışız, hala da kandırılıyoruz..
…
İşte Kepez Belediyesi ile Kepez halkının manzarası böyle..
…
Belediye Başkanlarının işleri çoktur, bilirim..
Vatandaş Başkan’dan para-pul istemiyor, ya sokağına asfalt, ya çöpüne temizlik, ya da ulaşımına kolaylık istiyor..
Başkan’a ve diğer yetkililere kolaylıkla ulaşabilmek istiyor..
Yüzyüze konuşmak, anlatmak istiyor..
Aralarından birkaçı da iş-aş talep ediyordur..
Ama, bir Başkan’ın “başkan” olmasının ana nedeni zaten vatandaşın derdiyle uğraşmak değil midir?
…
Arazisine rant kazandırmak için “plan tadilati” isteyenlerin, ballı ihale peşinde koşanların derdiyle daha az uğraşabilir mesela..
Partililerinin bitmek-tükenmek bilmeyen taleplerine, “hele durun biraz” diyebilir mesela..
“Halk Günleri”nde vatandaşa 3-5 saat ayırabilir ve sorunları gerçekten dinleyip çözüm üretebilir mesela..
…
Ben bunları söylüyorum da, eminim Mesut Kocagöz dudak büküp geçecektir..
Çünkü, o da “tipik bir CHP’li Başkan” olmuş durumda..
Yani, hem kel hem fodul..
Yani süslü sözlerin, yalan vaadlerin ve sloganların arkasına saklanmış bir Başkan..
…
Böyle olmasaydı, Kepez halkı “meğer resmen kandırılmışız” diye serzenişte bulunur muydu sizce?
