Taviz vermenin de, vermemeninde iyi taraflarıda vardır, kötü taraflarıda. İnsan ilişkilerimizde bazen aşırı iyi niyetten verdiğimiz taviz ile tepemize çıkardığımız insan sayısı az değildir. Öyle etkileniriz ki, sonra tüm suçu kendimizde zannederek sorgulamaya başlarız. Düşünceler ağır gelir insana…
Neden yaptım, neden böyle oldu, yapmalımıydım ya da yapmamalıydım… İnsanları çok iyi tanımadan acele kararlar almamak gerekiyor. Son yıllarda çok iyi tanıyorum, eminim dediğimiz insanlarıdan aldığımız darbelerle tanıyamazken, tatsız olaylar yaşamamız maalesef olası bir durum haline geliyor. İnsanlar değişiyor, değişmez dediğimiz insanlar bile bir bakmışsınız karşımıza başka bir karakterde insan olarak çıkıyor.
Taviz, insan davranışlarıyla ilişkili olarak çok geniş yelpazeye sahiptir.
Örneğin, dürüst olan bir kişi dürüstlüğünden, kişiliğinden asla taviz vermemelidir. Çünkü dürüst kişilik aynı zamanda özgür olabilmenin alt yapısını da hazırlar. Öz saygı beraberinde öz disiplini getirir karşınızdaki kişi kim olur ise olsun öz saygıdan ödün verilmemelidir. Kendi değerimizin farkında olmanın bunu gerektirdiğini düşünüyorum. Verilen tavizler bizlerin kırılgan bir yapıya sahip olmasına yol açıyor dolayısıyla karşımızdaki kişi daha da güçlenerek oklarını hep hedefe doğru atıyor. Çünkü zayıf tarafımızı yakalamıştır ve bundan her şekilde faydalanacaktır böyle bir duruma fırsat vermemeli yeri geldiğinde hayır demeyi öğrenmemiz gerekiyor. Bazen taviz vermemiz gerektiren durumlar karşımıza çıkabiliyor. Taviz, özellikle iş hayatında uzlaşıyı sağlamak için kullanılan en etkili yöntemlerden biridir. Unutulmamalı ki, aşırıya kaçan tavizler beraberinde suistimallerle bizleri karşı karşıya bırakıcaktır. Aradaki ince çizgiyi kaçırmamak bu noktada önemlidir. Hoşgörü düzeyi yüksek olan insanlar genellikle o ince çizgiyi kaçırıyor ve hazin son daima üzülen, kırılan insan olmaya devam ediyor. Düşüncelerimizin, davranışa dönüştüğünün farkında olmalı, iyi niyetle dahi olsa taviz söz konusu olduğunda, önceliğin biz olduğumuzu unutmayalım.
Hayat çok güzel, yaşamak çok güzel, iyi insanlarla bir arada olmak çok güzel…
Bizlere sunulan hayatın hakkını vererek yaşamalı, kederi, kötülükleri, kötü niyetli insanları etrafımızdan uzaklaştırmalıyız. Her şeyde olduğu gibi; “azı karar, çoğu zarar”.
Kendi hükümdarlığımızda kral olmak varken, köle olmaya gerek yoktur.
Sevgiyle, huzurla…