MUSA ALİOĞLU

Tarih: 19.10.2025 10:49

SÜLEYMANİYE UÇUŞLARI VE AÇILIM SÜRECİ

Facebook Twitter Linked-in

Takvimler, 5 Nisan 2023 tarihini gösterdiğinde T.C. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç olağan basın toplantısında “Türk Hava Sahası’nın Süleymaniye (Havalimanı) Uçuşları İçin Kapatılması Hakkındaki” soruyu şöyle yanıtlamıştı:

“Türk hava sahası, Irak Süleymaniye Uluslararası Havalimanı’nı iniş/kalkış için kullanacak hava araçlarının kullanımına 3 Nisan (2023) itibarıyla kapatılmıştır. Bu karar, Süleymaniye’de PKK terör örgütünün faaliyetlerinin yoğunlaşması, terör örgütünün havalimanına nüfuz etmesi ve böylece uçuş güvenliğinin tehdit edilmesi çerçevesinde alınmıştır.

İlk aşamada 3 Temmuz 2023 tarihine kadar geçerli olması öngörülen karar, anılan tarihe kadar yakından izleyeceğimiz gelişmeler ışığında tekrar gözden geçirilecektir.”

İlk anda üç ay olan hava sahasının tüm yerli ve yabancı uçaklara kapatılması demek, başta THY olmak üzere diğer yerli ve yabancı havayolu şirketlerinin Süleymaniye’ye (Yeni adı Celal Talabani*) yapacağı uçuşların da yasaklandığı anlamına geliyordu. Farklı hava sahalarını kullanarak Süleymaniye’ye yapılacak uçuşların engellenmesi söz konusu değildi. Fakat, diğer rotaların da çatışma bölgesinde olması Türkiye hava sahasını zorunlu kılmaktaydı. 

Dışişleri Bakanlığı’nın aldığı bu karar her altı ayda bir uzatılarak bugüne kadar geldi.

En son alınan kararla uçuş yasağı 6 Ocak 2026 tarihine kadar uzatılmıştı. Bu karar yürürlükte iken bir ziyaret işi birden değiştirdi.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani 9 Ekim’de Ankara’ya gelerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edildi.

İletişim Başkanlığı bu ziyarete ilişkin yaptığı açıklamada “Kabulde, Türkiye-Irak ilişkileri, IKBY ile iş birliği ve bölgesel gelişmeler ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, Türkiye’nin bölgede huzur ve istikrarı hedeflediğini, Irak’ın bölgedeki şiddet sarmalından uzak tutulmasının kritik önemde olduğunu, IKBY’nin de bu yönde attığı adımları takip ettiğimizi ifade etti. Kabulde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Millî İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran ve Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç eşlik etti.” 

Barzani, Ankara ziyaret öncesinde Orta Doğu Araştırmaları Merkezi'nin (MERİ) Erbil'de düzenlediği forumda; “Ankara ile de konuştuk, bu grupla [PKK] da konuştuk. Ne rol alabileceğimizi sorduk. Silah bırakma süreci başlayınca bizden destek istendi. Bizden istenen desteği verdik" ifadelerini kullanmıştı. 

Mayıs 2025’te, Irak Kürdistan Bölgesi Başbakan Yardımcısı Kubad Talabani, (Celal Talabani’nin oğlu) hava sahasının açılarak Süleymaniye uçak seferlerin tekrar başlaması için Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan istekte bulunmuştu. Yani, bizden çok Kürt yönetimi Süleymaniye’ye uçak seferi yapılmasını istiyordu. Türkiye ile ticari ve sosyal iş birliği onlara da yarıyordu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Barzani ile yaptığı görüşmeden sonra aynı günün akşamı saat 20.07’de THY Kurumsal İletişim Başkanı Yahya Üstün, X hesabından bir açıklama yaparak Süleymaniye uçuşlarının yapılacağını açıklayarak şu bilgiyi verdi. 

“Bayrak taşıyıcı olarak, dünyanın dört bir yanında Türkiye’yi gökyüzünde gururla temsil etmeye devam ediyoruz. Bu vizyon doğrultusunda, Süleymaniye hattımızı yakında yeniden gökyüzüyle buluşturacak olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.

 

Haftanın yedi günü düzenli olarak icra edilecek Süleymaniye seferlerimizle Irak ile Türkiye arasındaki ticari, kültürel ve turistik bağların daha da güçlenmesine katkı sunmayı hedefliyoruz.

Misafirlerimizi, Türk misafirperverliğini gökyüzünde en yüksek standartlarla deneyimlemeye davet ediyoruz.”

Türkiye’de başlatılan sürecin başarıya ulaşabilmesi için IKBY’de de huzur ve barış havasının yaratılması gerekmektedir.

Yerel yönetim, PKK unsurlarının hava ulaşımını sıkıntıya düşürecek eylemleri konusunda nasıl bir garanti verdiğini uçuşlar başladıktan sonra göreceğiz.

Süleymaniye Havalimanı onlar kadar bizim için de her açıdan önemli bir yer.

Sorunsuz uçuşlar yapılması dileğiyle.

Mutlu yarınlar Türkiye’m…

 

………………………………………………………………..

 

YOLCULARA GÜVENLİK İÇİN YEDİ ÖNERİ

IATA’DAN LİTYUM PİL KAMPANYASI

 

Dünyada 350’ye yakın üyesi bulunan, Türk şirketlerinin de üyesi olduğu ve havayolu sektörünün yüzde 80’ini temsil eden Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği -IATA (International Air Transport Association) yolculara uçuş sırasında lityum pille çalışan cihazları güvenli bir şekilde taşımaları için yedi basit kural öneren küresel bir güvenlik kampanyası olan ‘Lityum Pillerle Akıllı Seyahat’i başlattı.

Kampanya IATA’nın web sitesinde ve sosyal kanallarında yayınlanacak ve havayolu şirketleri, havaalanları ve seyahat ekosistemindeki diğer tüm ortaklara beyaz etiketli (White label) yani bu kampanyayı kendi markasıyla tanıtmasına imkan sağlayacak.

Konuyla ilgili açıklama yapan IATA Operasyon, Güvenlik ve Emniyet Kıdemli Başkan Yardımcısı Nick Careen “Lityum pille çalışan cihazlar doğru kullanıldıklarında güvenlidir, ancak hasar görürlerse veya yanlış paketlenirlerse risk oluşturabilirler,” diyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Daha fazla yolcu bu cihazlarla uçtukça, Lityum Pilli Akıllı Seyahat kampanyamız, havayolu şirketlerinin yolcularını günlük hayatlarının vazgeçilmez bir parçası haline gelen elektronik cihazlarla seyahat ederken uymaları gereken basit kurallar konusunda eğitmelerine yardımcı olacak.”

Yakın zamanda yapılan bir IATA yolcu anketine göre yolcuların yüzde 83’ü lityum pilli cihazlarla uçuyor, yüzde 60’ı dizüstü bilgisayar, yüzde 44’ü de taşınabilir şarj aleti taşıyor. 

Yolcuların yüzde 93’ü lityum pille çalışan cihazları taşıma kuralları konusunda bilgili olduklarını düşünmelerine rağmen (bu yolcuların yüzde 57’si kendilerini bu konuda çok bilgili olarak tanımlamaktadır), aşağıdaki gibi önemli yanlış anlamalar devam etmektedir: 

Yolcuların yüzde 50’si yanlış bir şekilde lityum pille çalışan küçük cihazları kayıtlı bagajda taşımanın sorun olmayacağını düşünüyor.

 Yüzde 45’i yanlış bir şekilde güç kaynaklarını kayıtlı bagajda taşımanın sorun olmayacağını düşünüyor.

Yüzde 33’ü yanlış bir şekilde güç kaynakları veya yedek piller için güç sınırı olmadığını düşünüyor.

IATA Kampanyası her yolcunun uyması gereken yedi basit kuralı şu şekilde vurguluyor:

Az eşya alın: Sadece gerçekten ihtiyacınız olan cihazları ve pilleri yanınıza alın. 

Dikkatli olun: Bir cihaz sıcaksa, duman çıkarıyorsa veya hasarlıysa derhal mürettebata (veya havaalanındaki personele) haber verin. 

Cihazları yanınızda bulundurun: Telefon, dizüstü bilgisayar, kamera, elektronik sigara (izin veriliyorsa) ve diğer pille çalışan eşyaları her zaman yanınızda yani el bagajınızda taşıyın, kayıtlı bagajlara koymayın. 

Gevşek pilleri koruyun: Yedek pilleri ve güç depolarını orijinal ambalajlarında saklayın veya kısa devreyi önlemek için terminallerini bantla kapatın. 

Kapı kontrol hatırlatması: Eğer el bagajınız uçağa yüklenmek üzere kapıdan alınıyorsa, öncelikle tüm lityum pilleri ve cihazları çıkarın. 

Pilin boyutunu kontrol edin: Daha büyük piller (100 watt-saatten büyük, örneğin büyük kameralarda, insansız hava araçlarında veya elektrikli aletlerde kullanılanlar) için onay gerekebileceğinden bu konuda havayolu şirketinize danışın.

Havayolu kurallarını kontrol edin: Gereklilikler her ülkenin kendi yerel yönetmeliklere uygun olarak değişebileceğinden, daima havayolu şirketinizin politikalarını doğrulayın.

Çok dilli kampanya, havayolu şirketleri ve diğer ortakların uyarlayıp yolcularla paylaşabilecekleri dijital varlıklar aracılığıyla yürütülecek ve böylece tüm sektörde tutarlı bir güvenlik mesajı verilecek.

Dijital ve sosyal kanallar için tasarlanmış, kuralları basit, ilgi çekici ve hatırlaması kolay hale getiren kısa, animasyonlu bir video havayolu şirketleri, havaalanları, medya ve havacılık zincirindeki diğer kuruluşlar tarafından, yolcuları lityum pilli cihazlarıyla güvenli bir şekilde uçmaları konusunda eğitmek için kullanılabilir.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —